Regl öncesi sendromu üzerine bir artırılmış gerçeklik sergisi: PMS

Bu yazıyı paylaş
İçerik

Regl öncesi sendromu üzerine bir artırılmış gerçeklik sergisi: PMS

Röportaj: Ekin Sanaç
ÖNCEKİ Seks turizmi ve kupa eşler peşinde: Ekaterina SONRAKİ Gezegenin “öteki” suratları: “İnsan Dışı”

14 Nisan’da sanatçı ve illüstratör Meltem Şahin küratörlüğünde Bant Mag. Havuz’da açılan PMS, Türkiye ve farklı ülkelerden kadın sanatçıların regl öncesi sendromundan yola çıkarak hazırladığı GIF’leri bir “artırılmış gerçeklik” sergisinde bir araya getiriyor. 

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

İlkel toplumlarda regl kanının “pis” ve erkekler için bir “tehdit” olarak kabul edilmesine dayanarak yaratılmış ceza ve kurallar birçok kültürde hâlâ mevcut. Aynı doğrultuda, kadınlar regl öncesi sendromu olarak adlandırılan “PMS” deneyimlerini de gizemi çözülemez, konuşulamaz ve anlamlandırılamaz kılmakta beis görmeyen toplumlarda yaşıyor. İlk kişisel sergisi Negative Pleasureı geçtiğimiz kasım ayında Mixer’de açan, Can Yayınları için resimlediği kitaplar ve Bant Mag. sayfalarından da tanıdığınız illüstratör ve animatör Meltem Şahin’in bir süredir geliştirmekte olduğu bir GIF sergisi olan PMS (premenstrual syndrome), Türkiye ve farklı ülkelerden kadın sanatçıları bir araya getirerek tam da bu konu üzerine bir diyalog yaratma arzusuyla 14 Nisan’da Bant Mag. Havuz’da açılıyor. Bir artırılmış gerçeklik sergisi olan PMS’i izlemeye gelenler, sanatçıların hazırladığı GIF’lerden alınmış hareketsiz karelerin posterleri üzerinden, akıllı telefonlarına indirebilecekleri bir uygulamayla bu GIF’leri görebilecek. Meltem Şahin serginin hazırlığı içindeyken kendisiyle konuyu ve serginin detaylarını açmaya koyulduk. 

Image

Regl öncesi sendromunu (PMS) konu edinen bu sergiyi tasarlama fikri ilk ne zaman ve nasıl motivasyonlarla şekillenmeye başladı? Biraz anlatabilir misin? Amerika’daki master eğitimim sırasında animasyon GIF’lerin yükselişini gördüm. Oranın başlıca gazeteleri, dergileri editoryal illüstrasyonlar yerine editoryal GIF’leri tercih etmeye başlamıştı. Ben de o dönem bir GIF sergisi yaratma hayaliyle doldum.
Serginin konusu “PMS” ise özellikle Amerika’dan döndükten sonra, orada toplumsal cinsiyet meselelerinde bir aydınlanma yaşamamla birlikte içimde bir huzursuzluk, ihtiyaç olarak doğdu. PMS kadınlara karşı şiddet, tecavüz gibi konulardan insanlığımızın arka plana itildiği bu dünyada, kadınlığımızın sahiplenildiği, genelde kadınlarla ilişkilendirilen duygu değişimlerinin, hatta histerikliğin kucaklandığı bir alanın gereksinimden doğdu.

PMS, bir artırılmış gerçeklik sergisi olarak karşımıza çıkıyor. “Artırılmış gerçeklik” formatı sana göre serginin konusuyla nasıl bağdaşıyor?
Bu kavram var olan gerçekliğin teknolojiyle değiştirilmesi ve artırılmasıdır. Yani artırılmış gerçeklikte çıplak gözle görülebilecek katmanlar, akıllı cihazlarla bakıldığında sonsuz yeni katmanlar doğurur. Bu da bir yandan, dışardan bakıldığında PMS’in insanların aklındaki izdüşümüyle, tekil bireylerin yaşadığı PMS deneyimi arasındaki fark gibidir. Sanatçıların yarattığı bireysel deneyimler, yani animasyon GIF’ler, artırılmış gerçekliğin çok katmanlı dünyasında keşfedilebilecek.

PMS demişken, örneğin ped ve tampon ürünlerinin yüksek oranlardan vergilendirilmesi gibi kadın düşmanı politikalar sadece Türkiye değil, birçok ülkede uygulanmakta. Zaten bu sergide de sadece Türkiye’den değil, dünyanın farklı yerlerinden kadın sanatçıları bir arada görüyoruz. Bu durum PMS sergisine nasıl bir dinamik katıyor sence?
Bu kadın düşmanı politikaların hem farklı ülkelerde benzerlikleri hem de farklılıkları benim de bu sergiyle birlikte gözlemlemeyi planladığım bir şey. Bu sergide Türkiye’den sanatçılarla birlikte, Hindistan’dan, Çin’den, Tayvan’dan, Güney Kore’den ve Amerika’dan sanatçılar bulunmakta. Her bir sanatçının kendi kültürel zenginliği içerisinde, farklı sosyo-politik faktörlerden etkilenmiş kimlikleriyle PMS için işler üretmesi ve bu işler üzerinden yapabileceğimiz çıkarımlar bana inanılmaz bir heyecan veriyor.

Sergide hangi alanlarda çalışan sanatçılar bir araya geliyor? Bu sanatçılar bir araya gelirken nasıl unsurlar belirleyici oldu?
Sergideki tüm sanatçılar kadın. Birçoğu illüstratör ve bir kısmı da animatör. Animasyon GIF’lerin bir güzel yanı da illüstratörlerin ve hatta görsel işlerle uğraşan sanatçıların da animasyon yapabilmesini mümkün kılması. Sanatçıları seçerken az önce bahsettiğim gibi farklı ülkelerden, dönemlerden sanatçılar seçtim. Bir yandan da uyguladıkları teknik, kullandıkları üslup birbirinden farklı sanatçılardan oluşan bir grup oluşturmak istedim.

Image

Elif Demir

Sanatçıların PMS sergisi için hazırlayacağı GIF’lerde ortaklaşan teknikler, görsel temalar var mı?
Bu sergide tekniği bir araç olarak gördüğüm için, teknik konusunda hiçbir kısıtlama getirmedim. Tüm işleri birbirine bağlayan tek görsel kod hepsinin 50’ye 50 santimetrelik karelerden oluşması sanırım. PMS’in duygusal dalgalanmalardan doğan çeşitliliği, kadından kadına semptomların değişmesi, bunların altında yatan zengin hazineye ket vurmak istemedim ortaklaşan teknikler belirleyerek. 

PMS’i izlemeye gelenler sanatçıların hazırladığı GIF’leri sergide yer alan posterler aracılığıyla telefonlarına indirebilecekleri uygulama sayesinde görebilecekler. Tasarladığın bu uygulamanın detaylarından biraz bahsedebilir misin?
Her bir sanatçı birbirinden farklı kare animasyon GIF’ler üretecek. Daha sonra bu GIF’lerden aldığımız hareketsiz görüntülerle kare posterler yapılacak. Sergiye gelenler telefonlarına indirecekleri PMS için yaptığımız bu uygulama sayesinde sergideki posterler üzerinden GIF’leri görebilecekler. Bu posterler aynı zamanda edisyonlu olarak satılacak. Yani isteyenler posterleri evlerine asıp artırılmış gerçeklik deneyimini Erdinç Akkaya ve Uğur Çetinkaya’nın yazdığı, benim de tasarladığım bu uygulama sayesinde çıkarabilecekler. Uygulama tamamen açık kaynak kod kullanılarak programlanmış olup, iOS ve Android uyumlu cihazlarda çalışmak üzere tasarlanmıştır. Uygulamanın temel çalışma prensibi, kamera üzerinden algıladığı görsellerin “örüntü eşleme” algoritmasıyla tanımlanmasından sonra ilgili görsele ait GIF’in kullanıcının ekranında oynatılmasıyla son buluyor. Uygulama ücretsiz ve tüm dünyada yayınlanacak. 

Image

Ece Çiftçi

Serginin devamında sanatçıların katılımıyla gerçekleşecek panelden ve varsa diğer yan planlamalardan kısaca bahsedebilir misin? İzleyiciyi neler bekliyor olacak bu konuşmada/tartışmada?
Serginin açılış günü sanatçıların ve aynı zamanda yazılımcıların katılacağı, sanatçıların kendi bedenleri ve zihinlerindeki PMS deneyimlerinden, PMS konulu GIF’lerine kadar konuşacakları, yazılımcılarınsa uygulamanın mantığını anlatacakları bir panel gerçekleşecek. Ayrıca panelde tüm GIF’lerin art arda sıralandığı videonun gösterimi de olacak.

Sergi yıllardır “tabu”, “aydınlatılamaz” ya da “gerçekdışı” ilan edilen regl öncesi sendromu üzerine diyalog yaratmayı amaçlayan bir girişim. Popüler kültürün PMS’i yıllardır kadınlar için rahatsız edici bir süreç olarak değil, erkeklerin kaçınması gereken bir problem olarak tanımlaması belki de kendilerini alçaltmak ve “öcü” gibi göstermek için kullanılagelmiş bu konuyu kadınlar için konuşulması zor kılan unsurların başında geliyor. Sen bu konuda neler düşünüyorsun? PMS hakkında konuşmak kadınlar için hangi sebeplerden ötürü bu kadar zor?
Bakkaldan alınan pedlerin bile siyah poşet içinde verildiği, ilk defa regl olan bir çocuğun bunu ailesiyle paylaştığında "kendine gelmesi" için tokat yediği bir ülkede yaşıyoruz. Dolayısıyla bu sergiyle birlikte, kadınların regl öncesinde yaşadığı krizleri ve hormonal dalgalanmaları, değil başkalarıyla paylaşmak, kendi içinde sorgulayıp anlamlandıramadığı bir coğrafyada konu üzerine senin de söylediğin gibi bir diyalog yaratmak istedim. Türkiye’nin büyük kesiminde ne yazık ki PMS’in ne olduğu bile bilinmiyor. Bilindiği ortamlarda da morali bozuk bir kadının dertleri PMS veya regl olduğu için ciddiye alınmıyor, hatta alay konusu yapılıyor.
Belli bir kesime göre de PMS bir mit. Feminist psikolog Joan Chrisler’a göre, PMS kadınların duygularını rahatça açığa vurmalarını sağlayan bir etiket. İyi kadının evrensel tanımı mutlu, sevgi dolu, şefkatli olduğu için, PMS bu baskı altındaki kadınların, iyi kadın sıfatını kaybetmeden sinirli, huysuz ve tedirgin olabilmelerini sağlıyor.

İki sene önce Rupi Kaur’un paylaştığı, Instagram tarafından “uygunsuz” bulunduğu için kaldırılan regl kanı temalı fotoğrafları Kaur’un kendi sözleriyle “vücudumu iç çamaşırı içinde görmekle herhangi bir sorunu olmayan kadın düşmanı toplumun kan lekesine tahammül edememesi” sahtekarlığını yüzümüze vururken aynı zamanda ilham verici ve diyalog açan bir üretim olarak karşımıza çıkmıştı. Senin bu sergiyi hazırlama sürecinde ya da öncesinde karşına çıkmış ilham verici işler/okumalar vs. oldu mu?
Kaur’un işi gibi Ispanyol performans kolektifi Sangre Menstrual’in sokaklarda kanla renklenmiş beyaz pantolonlarıyla kadınlığın baskı altına alınmasını ve ataerkil düzenin zorlamalarını eleştirmeleriyle karşılaşmıştım yıllar önce. Daha sonra aynı kanlı pantolon fikri, daha farklı bir bağlamda Broadcity adlı dizinin bir bölümünde yeniden karşıma çıktı. Ilana, havaalanında güvenlikten geçerken regl kanlı pantolonu, içine sakladığı marihuananın kamuflajıydı. Güvenlik görevlileri iğrenerek bakamadıkları için üstünü aramadan Ilana’nin geçmesine izin vermişlerdi.
Lisedeyken Anaïs Nin, Simone de Beauvoir, Camille Claudel, Virginia Woolf gibi güçlü kadın figürleri hayatımı değiştirdi. Daha sonra Louise Bourgeois, Gerda Wegener, Georgia O’Keeffe’nin çizimleri, Guerilla Girls’ün işleri hayatıma girdi ve PMS sergisinin küratörlüğünü yapan beni şekillendirdi. İkinci dalgadan beri feministler menstrüasyonla ilgili bu tabuyu kırmaya çalışıyorlar. Umarım bu sergiyle birlikte, çalıştığım tüm değerli sanatçılarla birlikte, insanların aklında sorular, fikirler oluşturup, bu tabuları biraz yumuşatabiliriz.

 

 

 
ÖNCEKİ Seks turizmi ve kupa eşler peşinde: Ekaterina SONRAKİ Gezegenin “öteki” suratları: “İnsan Dışı”
Bu yazıyı paylaş