Bağımsızlık ve endüstri üzerine: Nø Førmat

Bu yazıyı paylaş
İçerik

Bağımsızlık ve endüstri üzerine: Nø Førmat

Röp: Aycan Taşyürek
ÖNCEKİ Şarkı şarkı Barıştık Mı ve T.E.A.R. albümü SONRAKİ Öğrenmeyi bırakmak yok: Tansu Biçer

Fransa’da Köylü Tarımı Koruma Dernekleri AMAP’ın işleyiş modelinden ilham alan plak şirketi neyi nasıl yaptığına dair sorularımızı yanıtladı.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Nø Førmat, Paris’te konumlanan bağımsız bir plak şirketi. Bundan 10 yıl önce, 2004’te Laurent Bizot tarafından kurulan şirkete üç yıl sonra Thibaut Mullings katıldı. Orijinal müzik projelerini desteklemeyi, günümüz dinleyicilerine onların tabiriyle “büyük beden” gelen alışılmadık sanatçıları keşfetmeyi ve farklı müzisyenleri aynı projelerde bir araya getirmeyi amaçlıyor. Plak şirketleriyle sözleşme yapma fırsatı edinememiş hattâ hiç keşfedilememiş, genellikle Latin Amerika ve Afrika’dan yetenekli sanatçıları bulup onlara müziklerini dünyaya dinletme fırsatı sunuyorlar. Nø Førmat’ı özel yapan bir diğer özelliği ise özgün dağıtım sistemi sayesinde dinleyicileriyle yakın bir topluluk kurması. Fransa’da organik çiftçiliği destekleyen Köylü Tarımı Koruma Dernekleri AMAP’ın (Association Maintien Agriculture Paysanne) modelinden ilham alan Nø Førmat, CD ve plak formatındaki albümlerini müzik marketlerde satmanın dışında abonelik sistemiyle dinleyicilerine ulaştırıyor. Şirketin bünyesinde Chilly Gonzales, Lucas Santtana, Ballaké Sissoko, Vincent Segal, Melissa Laveaux, Chocolate Genius, Inc.ve Julia Sarr gibi birçok sanatçı bulunuyor. Thibaut Mullings, Nø Førmat, müzik endüstrisi ve bağımsız plak şirketleri üzerine sorularımızı yanıtladı.   

Image

Organizasyon ve dağıtım modelinizi anlatabilir misiniz?
Üç yıl önce üyelik sistemi kurduk. Yıllık 50 avro ödeyip abone olursanız çıkarttığımız her albüm CD formatında (plak formatı içinse yıllık 60 avro) posta kutunuza geliyor. Ayrıca bazı hediyeler, özel konserlere giriş hakkı ve üyelere özel birtakım ayrıcalıklarınız oluyor.

Fransa’nın dışından da abone olmak mümkün mü? Türkiye’den mesela?
Fransa’nın dışından da Pass’a abone olmak elbette mümkün. Tek problem, düzenlediğimiz özel konserlere katılamıyorsunuz çünkü çoğu Paris’te gerçekleşiyor. Yine de Pass’iniz olmasına değer. Aslına bakarsanız plak abonelerimizin çoğu yurtdışında yaşıyor. 

Image

Özellikle Afrika ve Güney Amerika ülkelerinden olan “büyük beden” sanatçıları nasıl keşfediyorsunuz? Genellikle ne gibi engellerle karşılaşıyorsunuz?
Bazen müziklerini bir süredir dinliyor oluyoruz ve tek ihtiyacımız olan arkadaşlar veya ortaklar vasıtasıyla (Lucas Santtana, Kassé Mady Diabaté gibi) iletişime geçmenin yolunu bulmak ve ardından bir plan sunmak oluyor. Kimi zaman birlikte çalıştığımız sanatçılar kendi sanatçı arkadaşlarını bizimle tanıştırıyor, kimi zaman direkt keşfediyoruz ve internet üzerinden sanatçıyla iletişime geçiyoruz. Süreç tamamen gelişigüzel ilerliyor. İletişim kısmı zorlu olabilir de olmayabilir de. Esas engel, sanatçıyla yüz yüze tanışmak için kat etmemiz gereken ve yine aynı şekilde sanatçının da çok uzakta yaşarken tanıtım veya konserler için kat etmesi gereken uzaklıkta yatıyor. Yine de bir şekilde hâlloluyor.

Kataloğunuzdaki Batı müziği ve Batı Afrika müziği işbirlikleri nasıl kuruluyor? Mesela Mamani Keita ve Nicolas Repac arasındaki ya da of Ballaké Sissoko ve Vincent Segal’in olağanüstü albümü Chamber Music?
Nicolas ve Mamani’nin buluşmasını kısmen biz ayarladık çünkü Mamani’nin şarkılarının prodüksiyon ve aranjmanını hâlletmesi için birine ihtiyacı vardı. Nicolas projeye o kadar çok şey getirdi ki, hem albüme hem de sahneye, aralarındaki sanatçı prodüktör ilişkisinden öteye gitti ve birlikte ikinci bir albüm yaptılar.

Ballaké ve Vincent biz sürece katılmadan çok önce tanışmış ve Vincent’ın stüdyosunda yıllardır birlikte çalıyorlardı. Ballaké’nin Paris’te olduğu her zaman Vincent da buralardaydı, geceleri buluşur sadece zevk için saatlerce çalarlardı. Hazır olduklarını hissettiklerinde Salif Keita’nın stüdyosu Moffou’da kayıt yapmak için Bamako’ya bir gezi düzenlediler. Nø Førmat’ın kurucusu Laurent Bizot bunu duyduğunda uçağa atladı ve kaydı gözlemlemek için onlara katıldı. Laurent Ballaké ve Vincent’ı bireysel olarak tanıyordu ve birlikte çalışmaları çok heyecan uyandırıcı bir projeydi. Sanırım bu heyecanı gözlerimizde gördüler ve birlikte çalışmaya karar verdik.

Image

Image

Alışılmadık ve ana akım dışı projeleri desteklemeyi amaç edinseniz de kataloğunuz uluslararası ünlü sanatçı ve albümleri de kapsıyor. Chilly Gonzales’in en çok satan albümü Solo Piano, Nø Førmat tarafından basılmıştı. Bağımsız plak şirketleri için bunun gibi birkaç büyük projeye sahip olmak finansal bir gereklilik mi?
Başlangıçta kesinlikle plak şirketimizin profilini yükseltmekte yararlıydı. Albüm 2005’te çıktı ve insanlar hâlâ bu albüm hakkında konuşuyor ve albümü satın alıyor. Bir başarı olarak görüyoruz. Çıkarttığımız albümlerin belirli bir zamana ait olmadıklarına inanıyoruz.

Image

Image

Bağımsız bir plak şirketi olarak, ya da genel olarak bütün bağımsız plak şirketleri, büyük plak şirketleriyle tabiri caizse savaşmak için ne gibi stratejiler izliyorsunuz?
Büyük plak şirketleriyle savaşmıyoruz. İhtiyacımız da yok çünkü aynı dinleyiciye hitap etmiyoruz. Bizim yaptığımız albümler “niş”. Biz sadece uygun dinleyiciye ulaşmaya odaklanıyoruz ve bu her zaman bir albümden diğerine farklı oluyor.

Şu sıralar sık duyduğumuz “son yıllarda plak satışlarındaki büyük artış” haberleriyle ilgili ne düşünüyorsun? İki yıl önce plak satışlarının beklenmedik bir biçimde 1997’den beri en yüksek seviyesine ulaşması hakkında. Bu trendi nasıl yorumluyorsun?
Plaklar müzik endüstrisini hiçbir zaman kurtarmayacak. Gene de çevrimiçi streaming ve müzik indirmeye karşı radikal bir alternatife dönüştü. İnsanların limitsiz sayıda ve türde müziğe bilgisayar ya da telefonlarından ulaşabilmeleri nedeniyle CD kullanmanın gereksiz olduğunu düşündükleri yerde plaklar hâlâ çok farklı bir deneyim sunuyor ve bu deneyim streaming veya indirme işlemiyle bağdaşmıyor. Bütün nesillerden müzikseverler için tamamlayıcı olarak bile görülebilir, hayatlarında hiçbir CD almamış yeni nesil için bile.   

Image

Image

10. yılınızı 1-4 Aralık 2014 tarihleri arasında Paris’te bir müzik festivaliyle kutladınız. Sponsorsuz canlı müzik organizasyonu yapmak son derece zor hâle geldi. Müzik etkinliklerinin ticarileşmesinden nasıl kaçınıyorsunuz?
Bize güvenen ve bizi destekleyen medya partnerlerimiz var. Bilet satışı konusunda bize çok yardım ediyorlar. Ama evet, öncelikle müziği destekliyorlar. Ayrıca internette bir kitle fonlaması (crowd funding) kampanyası başlatmaya karar verdik bütçemizi daha yükseltebilmek için. Kitle fonlaması, sosyal ağlar üzerinde etkinliğin tanıtımını yapmak için de iyi bir yol olduğunu kanıtladı.  

Image

Çevrimiçi streaming servislerinin gelişiminden bağımsız plak şirketleri nasıl etkilendi?
Bu bir çiftçinin en büyük müşterisini kaybetmesi gibi... Ekininizin büyümesi için aynı miktarda para yatırımı yapıyorsunuz fakat daha önce sattığınızın çeyreği kadar bile satamıyorsunuz. Streaming servisleri teknolojisi müziği tüketme yolumuzdaki heyecan verici bir değişim. Şu anda bu olay bağımsız plak şirketleri için oldukça kafa karıştırıcı çünkü bu sisteme adapte olmamız ve müziğimizi pazarlamanın yeni yollarını öğrenmemiz gerekiyor; bir yandan da bir gün yeteri kadar insanın bu servislere abone olacağını ve bize gerçekten gelir sağlayabileceğini umarak...

Image

Image

Prøspect adında yeni bir yan plak şirketi kurdunuz. Niye böyle bir şeye ihtiyaç vardı? Müzikseverleri neler bekliyor?
Nø Førmat’ta bir proje üzerinde bazen iki-üç yıl çalışıyoruz ve zamanın ötesinde olmasına, belli bir çağa ait olmamasına çabalıyoruz. Ekonomik olarak hâlâ fiziksel dağıtıma dayanıyoruz. Ancak çok seyahat ediyoruz ve kimi zaman Avrupa’ya sunmak istediğimiz, kendi prodüktörlüğünü yapan sanatçılar keşfediyoruz. Yalnız bazı müzik türlerinin fizikseldense daha çok dijital potansiyeli oluyor. En azından başlangıç için. Dünyanın herhangi bir yerinden genç sanatçılarla işbirliği yapmanın ve müziklerini hızlıca Avrupa’da yayınlamanın bir yolunu bulmak istedik. İşte Prøspect bunun için bulduğumuz çözüm. Prøspect yeni tarz bir dijital plak şirketi ve aynı zamanda müzik üretim blogu; dinleyicilerden oluşan, zevklerimizi bilen ve önerilerimizi dikkate alan bir takipçi grubu oluşturmamızı sağlayacak.

www.noformat.net/pass.html

ÖNCEKİ Şarkı şarkı Barıştık Mı ve T.E.A.R. albümü SONRAKİ Öğrenmeyi bırakmak yok: Tansu Biçer
Bu yazıyı paylaş